Çoğu işletme blog yazımını tamamen yanlış yapıyor.
Anahtar kelime sıralamalarına, backlink’lere ve trafik sayılarına takılıp içerik pazarlamasının asıl amacını gözden kaçırıyorlar.
Yıllardır bu hatanın tekrarlandığını görüyoruz. Şirketler, binlerce lira yatırarak SEO uyumlu makaleler yazdırıyor ama sonuçta bolca ziyaretçi geliyor, gerçek müşteri çok az oluyor.
İşte rahatsız edici gerçek: 2025’te yapılan aramaların yarısından fazlası, sitenize hiç tıklama olmadan sonuçlanacak.
Yakın tarihli bir rapora göre mobil aramaların %68’i ve masaüstü aramaların %57’si artık “tıklamasız” gerçekleşiyor; yani kullanıcılar cevabı doğrudan arama sonuç sayfasında buluyor, sitenize hiç uğramıyor.
O halde artık blog yazmanın anlamı nedir?
İşletme Blogunun İki Yönü
Blog yazımına iki farklı açıdan bakmak gerekiyor.
İlki, huninin üst kısmına yönelik içerik: insanların sizi arama yoluyla keşfetmesine yardımcı olan makaleler. Çoğu işletme yalnızca buna odaklanıyor.
İkincisi ise huninin alt kısmına yönelik içerik: sizi zaten tanıyan kişilerin satın alma kararı vermesine yardımcı olan makaleler.
Çoğu işletme bu noktada tamamen tersini yapıyor.
Yeni ziyaretçi çekmeye kaynaklarını harcarken, o ziyaretçileri müşteriye dönüştüren içerikleri göz ardı ediyorlar.
Pazarlama Hunisinin Altından Başlayın
Eğer web siteniz ziyaretçileri potansiyel müşteriye ya da gerçek müşteriye dönüştürmüyorsa, daha fazla “huninin üst kısmı” içeriği üretmek sorununuzu çözmez.
Bu, delik bir kovaya daha fazla su doldurmaya benzer.
Google’ın Zero Moment of Truth (ZMOT) araştırması, günümüz alıcılarının satış ekibiyle konuşmaya hazır olmadan önce satın alma sürecinin %60–80’ini kendi başlarına tamamladığını ortaya koydu.
Bu da web sitenizin, potansiyel müşterilerin karar verme sürecinin büyük bölümünde kendi kendilerine ilerleyebilmeleri için yeterli bilgiyi sunması gerektiği anlamına gelir.
Peki, hangi bilgilere ihtiyaçları var?
İşte gerçekten işe yarayanlar:
- Fiyat bilgisi (tahmini rakamlar bile olsa)
- Ürününüzün veya hizmetinizin nasıl çalıştığının net açıklamaları
- Alternatiflerle karşılaştırma bilgisi
- Müşteri referansları ve yorumları
- Sunduğunuzu gösteren videolar
- Satış ekibinizin en sık aldığı soruların cevapları
İçerik Temelinizi İnşa Etmek
Bu yaklaşımı takip etmek istiyorsanız, işe web sitenizi müşterinizin gözünden inceleyerek başlayın.
Kendinize şu soruyu sorun: “İşletmem hakkında hiçbir şey bilmiyor olsaydım, burada güvenle satın alma kararı vermek için yeterli bilgi bulabilir miydim?”
Çoğu işletme için cevap hayırdır.
Bunu düzeltmek için, farklı aşamalardaki potansiyel müşteriler için birden fazla yol sunmanız gerekir:
- Huninin orta kısmındaki “İlgileniyorum” diyen potansiyel müşterilere, anlayışlarını geliştirecek içerikler sunun: videolar, makaleler, e-kitaplar ve karşılaştırmalar.
- Huninin alt kısmındaki “Hazırım” diyen potansiyel müşterilere ise net sonraki adımlar verin: anketler, başvuru formları, danışmanlık randevuları veya doğrudan satın alma seçenekleri.
Biz ActionCOACH’ta HubSpot kullanarak müşteri yolculuğunu takip ediyor, hangi içerik parçalarının insanları satın alma kararına yaklaştırdığını net bir şekilde görebiliyoruz.
Bu veriler, yaklaşımımızı sürekli olarak iyileştirmemize ve sadece trafik yerine gerçekten dönüşüm sağlayan içeriklere odaklanmamıza imkan tanıyor.
İçerik Pazarlamasının Geleceği
İleriye baktığımızda, işletmelerin içerik yaklaşımını yeniden şekillendirecek birkaç trend öne çıkıyor:
- Video içerik çok daha vazgeçilmez olacak. HubSpot’a göre kısa video artık pazarlamacılar için bir numaralı içerik formatı ve en yüksek yatırım getirisini sağlıyor.
- Bunu biz de doğrudan görüyoruz. Yeni potansiyel müşteriler için 7–10 dakikalık kısa videolar en iyi sonucu verirken, daha uzun içerikler huninin derinlerindeki kişiler için işe yarıyor.
- İnfografik ve carousel gibi görsel içerikler popülerliğini artırmaya devam edecek.
- Form arkasına saklanan (gated) içerikler etkisini yitirecek. Günümüz alıcıları bilgilere serbestçe erişmeyi bekliyor. En iyi içeriklerinizi formların arkasına koymak faydadan çok zarar getirebilir.
- Yapay zekâ içerik üretimini ve analizini dönüştürecek. Akıllı pazarlamacılar yapay zekâyı araştırma ve veri analizi için kullanacak, ancak içeriklerinde insan dokunuşunu koruyacaklar.
“Arama” kavramı Google’ın ötesine geçecek. Artık “her yerde arama optimizasyonu” dönemine giriyoruz: YouTube’da, sosyal platformlarda ve yapay zekâ asistanlarında keşfedilebilir olmak kritik hale gelecek.
İnsan Dokunuşunun Yerini Hiçbir Şey Alamaz
Bu teknolojik değişimlere rağmen sabit kalan bir şey var: kişisel bağlantının gücü.
Giderek daha otomatikleşen bir dünyada, samimi insan hikâyeleri her zamankinden daha çok öne çıkıyor.
O kişisel bağ, içeriklerin kendisinin verebileceğinden çok daha derin bir etki yaratıyor.
Gerçek hikâyeler anlattığınızda, potansiyel müşteriler sizinle daha derin bir bağ kurar. Felsefenizi, yaklaşımınızı ve değerlerinizi tanırlar.
Bu, hiçbir algoritmanın taklit edemeyeceği bir güven inşa eder.
Peki, SEO için blog yazmak artık hâlâ değerli mi?
Eğer sadece sıralama ve trafik peşindeyseniz, muhtemelen hayır.
Ama içerikleriniz gerçekten potansiyel müşterilerin ürünleriniz veya hizmetleriniz hakkında bilinçli karar vermesine yardımcı oluyorsa, kesinlikle evet.
En değerli içerik, arama sonuçlarında en üstte çıkan değil; ziyaretçileri müşteriye dönüştüren içeriktir.
Önceliğinizi orta ve alt huni içeriklerinden oluşan sağlam bir temel oluşturmaya verin. Web sitenizin, potansiyel müşterilerin karar sürecinde kendi kendilerine ilerlemeleri için ihtiyaç duydukları her şeyi sağladığından emin olun.
Ancak ondan sonra daha fazla trafik çekmeyi düşünmelisiniz.
Gerçek sonuçlar, çokluktan değil nitelikten gelir. Size geldiklerinde kararlarının %80’ini zaten vermiş potansiyel müşterilerden gelir.
İşte bugünün dünyasında işletme blog yazımının gerçek değeri budur.
Pazarlamada fark yaratın, işletmenizi bir adım ileri taşıyın.
Yeni Nesil Müşteri, Yeni Nesil Pazarlama, Yeni Nesil Satış webinarına yeriniz buraya hemen ayırtın!